Solrado sanatçılarından Öykü Dikmen, Anadolu'nun mitolojik ve tarihsel derinliğini incelediği "Poetic Realism of Anatolia" koleksiyonunda tarihin uzaklarda kalmış gizemlerinin kapılarını aralıyor. Bu eşsiz sanat ve tarih sentezinin inceliklerini sanatçı şu şekilde anlatıyor:
"Anadolu'nun Şiirsel Gerçekçiliği, eski Anadolu kültürlerinin bir incelemesi. Bu uçsuz bucaksız ama büyülü diyarı anlamak için duygusal ve analitik bir rehber. Farklı insanların aynı dünyayı nasıl algıladıkları ve "hayat" adını vermeyi sevdiğimiz bu belirsiz fikri nasıl anlamlandırdıkları üzerine bir zaman araştırması.
Bir yerde; insanların eskiden çorak araziler arasında muazzam yüzme havuzları ve kütüphaneler inşa ettiği, çıplak dolaşıp ve hayatı tartıştığı antik hamamlarla dolu bir arazi. Kadın, aslan ve kan arasında bir bağ. Belki Tanrıça Artemis'in doğduğu sihirli bir ülke. Yüce Doğa Tanrısı Pan'ı şeytana ve doğurganlık tanrıçalarını pis cadılara çeviren bir toprak.
Şiirsel gerçekçilik, gerçekliğin özünü yakalamaya çalışırken aynı zamanda belirli duyguları, ruh hallerini ve gerçekleri temsil etmeyi amaçlayan bir sanat tarzıdır. Arkeolojiye uygulandığında, şiirsel gerçekçiliğin bize öğretebileceği şey, kendimizinkini oluşturmak için kırıntıları ve parçaları seçebileceğimiz ve kendimizi bizi temsil ettiği söylenen ezberlenmiş bir yakın tarih kültürüyle sınırlamak zorunda olmadığımızdır.
Belki de bir kaçış. Bu dizideki fotoğraflar, genellikle eski Yunan veya Roma uygarlıklarıyla iç içe geçmiş ve karıştırılmış Eski Anadolu kültürlerinin yerleşim yerlerinde çekilmiş bir dizi fotoğraftır. Anadolu, bir zamanlar orada olan o yerin parçalarını bir rüya gibi içinde barındırıyor. "Anadolu'nun Şiirsel Gerçekçiliği" alternatif bir gerçekliğin kanıtı ve kataloğudur. Bilgi, güzellik ve yıldızlarla dolu bir hayat. Bugün üzerinde durduğu toprağa fazlasıyla yabancılaşmış ama yine de var olan bir yaşam biçimi."